Türkiye ile Fransa arasında “PKK/YPG” gerilimi! Hakan Fidan Suriye’ye çağrı başlattı: Gelin görün!
Türkiye-Fransa ilişkileri Suriye’deki PKK/YPG terör örgütü nedeniyle gerildi. PKK/YPG’ye her fırsatta destek veren Fransa’ya bu kez tepki Ankara’dan geldi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Fransa’yı açıkça eleştirdi; Ana muhataplarının Amerika olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Fidan, Türkiye merkezli ulusal ve uluslararası medya temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda gündemi değerlendirdi. 2011 yılından bu yana stratejik sabırla sürdürdükleri Suriye politikasıyla tüm saldırılara, provokasyonlara ve engellemelere rağmen hakkı, adaleti ve insanlığı savunduklarını kaydeden Fidan, özetle şunları söyledi:
“Doğruların acelesi yoktur” dedik. Bugün tarihin doğru tarafında olmaktan gurur duyuyoruz. Son 13 yıldır Suriye konusunda yoğun bir şekilde çalışarak bu sonucu görmek hepimizi sevindiriyor. Suriye ile ilgili hikayemiz yeni başladı diyebilirim. Bu aşamada Suriye halkı, başta ülkenin yeniden inşası olmak üzere birçok önemli zorlukla karşı karşıyadır. Suriye politikamızın ana eksenini oluşturan unsurların bugün Suriye’yi istikrara kavuşturmanın ana reçetesi olduğuna inanıyoruz. Türkiye’nin dış politikasının ana ekseninin barış, işbirliği, dayanışma ve refah olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Türkiye’nin hiçbir ülkenin topraklarında gözü yoktur, gizli bir gündemi de yoktur.
“YOLUN SONUNDA TERÖRİSTLER ARANIYOR”
Suriye bölgesini terörden arındırmak 2025’in temel önceliklerinden biri olacak. Açıkça söyleyeyim: Türkiye’nin bekasına yönelik tüm tehditleri kökünden ortadan kaldıracak gücü, kapasitesi ve her şeyden önce kararlılığı var. Bugün gelinen noktada bölücü örgütün Suriye’ye uzanması için yolun sonu görünmektedir.
“ESKİ DÜZEN DEVAM ETMEYECEK”
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Eski düzen devam etmeyecek. Suriye’deki yeni düzende artık kimsenin “ama”, “ama” ifadelerini kullanma lüksü yok. Bunu defalarca söyledik. Böyle bir tehditle yaşama şansımız yok. Ya terör örgütü PKK/YPG’ye karşı bir başkası adım atacak, ya da bize. Ya başka bir boyuta evrilecek ya da yok olacak.
“ABD İLE İLİŞKİLERİMİZ POZİTİF”
Suriye dışından, yabancı terörist savaşçı sayılan aktörlerin, Türkiye’den, Irak’tan, İran’dan ve Avrupa’dan PKK’lıların ülkeyi terk etmesini istiyoruz. Terörün dini ve milliyeti yoktur. Terör örgütleri açısından Avrupa, Amerika, Türkiye ayrımı yoktur. DEAŞ’a karşı aynı kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.
ABD ile ilişkilerimiz olumlu. Amerika ve Türkiye birbirine ihtiyacı olan iki ülke. Yeni ABD yönetimiyle yapıcı ve açık diyaloğu sürdüreceğiz ve olumlu ivmenin Trump döneminde de devam etmesini umuyoruz. AB ülkeleriyle ikili ilişkilerimiz iyi ancak AB kurumlarıyla bu ilişkiler aynı şekilde yürümüyor. AB üyeliği Cumhurbaşkanımızın belirlediği bir dış politika hedefi olmaya devam ediyor.
FRANSA’NIN YPG’Yİ KORUMASINI SAĞLIYOR
Dışişleri Bakanı Fidan, ABD ve Fransa’nın PKK/YPG’ye yönelik yaklaşımları konusunda Türkiye’nin terörle mücadele ve Suriye’nin milli birlik ve bütünlüğü konusundaki tutumunun net olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
Açıkçası bazı küçük Avrupa ülkelerinin Amerika himayesinde belirli operasyonlara katılma ve oradan söz sahibi olma konusunda geliştirdikleri politikaların ne kendilerine ne de bölgeye bir katkısı olduğunu düşünmüyorum. Bakalım bölgeye gelip Amerika’nın olmadığı bir yerde operasyon ve askeri güç gerçekleştirebilecekler mi? Durumun böyle olmadığını biliyoruz. Açıkçası Amerikan gücünü kullanarak kendi çıkarlarını geliştirmekten bahseden ve onun arkasına saklanan ülkeleri pek önemsmiyoruz. Bu konudaki muhatabımız Amerika’dır. Arkasındaki ülkelerle değil, Amerika ile konuşuyoruz. Fransa’nın yapabileceği bir şey varsa o da Anayasa’da vatandaşı olarak tanımladığı kişileri cezaevlerinden alıp ülkesine getirmek, kendi hapishanesine koymak ve mahkemesinde yargılamaktır. Bu YPG’yi hapishane hizmeti vermeye zorlayıp, sonra da ‘Ben destekleyeceğim’ demek değil. DEAŞ tutuklularınızı kabul etmiyorsunuz. Onu farklı bir politikayla cezaevinde tutan başka bir örgüte desteğinizi belirtin. Bunun gerçeklerle ve ciddiyetle hiçbir ilgisi yoktur.
“İSRAİL DÜNYANIN SORUNUDUR”
İsrail ile Türkiye’nin Suriye’nin güneyindeki yayılmacı politikası nedeniyle doğrudan çatışma ihtimalinin olup olmadığı sorulduğunda Bakan Fidan, şunları söyledi:
İsrail’in bölgedeki yayılmacı ve çatışmacı politikaları, sadece bölge ülkeleri için değil, uluslararası toplum ve uluslararası adalet açısından da sorun haline geldi. Bu sorun sadece Türkiye’ye özgü değil. İsrail’in yarattığı küresel ve bölgesel sorunu bölgesel müttefiklerimiz, küresel aktörlerimiz ve ortaklarımızla birlikte ele alıp aşacağız.
